Evet Tarih tekerrür eder, tekerrür ettikçe aynı veya benzer olaylar da tekerrür eder.. Benzer olaylar tekerrür ettikçe, aynı veya benzer zaman dilimini yaşamak da tekerrür eder. Öyleyse her insan, Kur’an’ın bütün mesajları karşısında asr-ı saadetteki insanlar gibi bir muhataptır, sorumluluğu vardır, ders alması gerekir..LEB”den LEBLEBİ”yi anlayan insanlar, Kur’an’ın bu gibi olaylarla ilgili mesajlarını “zamanı geçmiş” dersler olarak algılaması, anlaması gerekir...
Kur’an’ın her yerinde ille de dua aramak doğru değildir. Evet, Kur’an aynı zamanda bir dua kitabıdır, ancak her ayeti dua değildir.. Yasin Suresi'nin ölüler için okunması, onun bir dua olduğu için değil, ölümden sonraki hayata dair verdiği mesaj içindir.. Kur’an’ın dört temel maksatlarından biri de öldükten sonraki hayatı, dirilmeyi ders vermektir. İşte bu sure, bu açıdan önemlidir.. Ahiretten bahseden ve onu ispat eden, ayetlerin okunması, ölüm döşeğinde olan insanın zihninde nakşolma imkânı yanında, o anda sağanak halinde inen sekinet ve rahmet yağmurundan istifade etmesi söz konusudur...
Şunu da unutmamak gerekir ki, Allah’ın rahmetini anlatan ayetler ne kadar önemli ise, onun gazabını anlatan ayetler de o kadar önemlidir. Çünkü, insanın önünde iki yol vardır. Onlardan birinden gitmek zorundadır, tercih kendinsindir. Rahmeti anlatan ayetler, insanları Allah’ın emirlerine karşı duyarlı olmağa davet eden birer teşvik mesajları olduğu gibi, gazabı anlatan ayetler de, insanları Allah’ın yasakları karşısında duyarlı olmağa davet den birere uyarı mesajlarıdır. Bazıları teşvikten, bazıları uyarıdan anlar. Kur’an kimseyi mahrum bırakmaz..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder